" O GÜN, BENİM HAYATIM DEĞİŞTİ"

İlk yazılarının yayımlandığı 'Gırgır' dergisindeki köşe yazılarıyla ve oyunlarındaki mizah yeteneğiyle göze çarpan Barbaros Uzunöner ile Followlife için samimi bir röportaj gerçekleştirdik. Daha çok 'Türk Müsün Canım' adlı kitabı ve 'Seninle Evlenir Miyim' oyunu ile ivme kazanan Uzunöner, tiyatro serüveninden özel hayatına değin pek çok konuda özel açıklamalarda bulundu. Kendine has tavırları ve doğallığıyla sempatimizi kazanan Uzunöner, 8 Aralık'ta Eskişehir'de seyirci ile buluşacak olan 'Nereye' adlı oyunu ile ilgili de düşüncelerini paylaştı.

KÜLTÜR & SANAT 22.11.2022, 18:07 06.01.2023, 15:02
" O GÜN, BENİM HAYATIM DEĞİŞTİ"

           "YILDIZ KENTER İLE KONUŞTUM VE TİYATRO SERÜVENİM BAŞLADI"

     -   Tiyatroyla buluşmanız nasıl başladı ve daha sonra bu alandaki serüveniniz nasıl ilerledi?

          Aslında işe ‘Gırgır ' dergisinde yazarak başladım.Çok uzun yıllar orada çalıştım ve Gırgır’da yazarken bir kitabım yayımlandı. Kitap yazarken de çok fazla tiyatro oyunu seyrediyordum ama seyretmenin ötesinde faaliyetimin olacağını düşünmüştüm. sadece tiyatroyla ilgilenen bir seyirci olarak             kalacağım diye düşünüyordum. Sonra Akademi Kenter diye bir yer olduğunu öğrendim. Yıldız Kenter ve Müşfik Kenter gibi değerli isimlerden ders aldım. Sonra orada yazarken 'Türk Müsün Canım' adlı kitabımı çıkardım. Yazdığım kitabı Yıldız Kenter'e gösterdim ve böylelikle tiyatro macerama             atıldım. Yıldız Kenter kitabı okudu ve bana dedi ki ‘Bunu Kenter tiyatrosunda oyunlaştırabilirsin, tek kişilik oyun olarak burada oyna’ dedi. Bende daha yolun çok başındayken , böyle bir tepki aldığım için gurur duydum. Böylelikle bu işe Kenter tiyatrosunda tek kişilik oyun yaparak başladım.

          

      -   Yaptığınız işi çok seviyorsunuz, bu hem sahnedeki halinizde hem de anlatırken ki heyecanınızdan belli oluyor...

          Tiyatro benim hayatımın bir parçası. Sahneye çıkıp  seyirciyle buluşmak, bu işin içinde olup devamlı bu işi düşünmek benim hayatımın en önemli parçalarından biri oldu. Özellikle de oyun yazarken çok keyif alıyorum ve seyirciye daha ne güzelini nasıl verebiliriz bakış açısıyla çalışıyorum.

          

          

      -   Pek çok genç meslek seçiminde kararsız kalıyor. Mevcutta yaptıkları işi seviyorlar ama aynı zamanda mennun olmadıkları tarafta var. Bir de mesela bir hobileri var ve bunu bir işe dönüştürmek istiyorlar. Bu bakış açısıyla düşünen gençlere                  tavsiyeniz ne olur?

          Bu işler gerçekten yetenekle birlikte ilerleyen işler. Bazı insanların hayalleri ile yetenekleri doğru orantılı olmayabiliyor. Şimdi hayali tiyatro ile ilgili bir şeyler yapmak ama yeteneği hiç onunla alakalı değil. O insana "Sen tiyatroyu seviyorsun, bu alanda çalışmalısın" dedikçe bu iyilik değil                    kötülük olmuş oluyor. Ama kişi kendi içinde kendi meziyetlerini keşfederse çok başarılı olmuş olur.

          "O GÜN, BENİM HAYATIM DEĞİŞTİ"

      -   Peki genellikle mizah yeteneğinizle ve mizah anlayışınızla biliniyorsunuz. Küçüklüğünüzden beri bu yeteneğe sahip miydiniz yoksa daha sonradan mı oluşmaya başladı?

          Çocukken içine kapanık bir çocukmuşum. Özellikle lise yıllarında mizah anlayışımın güçlendiğini düşünüyorum. O yıllarda karlı bir günde yolda yürürken kuzenim ‘Sen radyo programı yapsana, çok şakacısın’dedi. O gün benim hayatım değişti. Bazı insanlar bir kelime ile size dünyanın en                  büyük hediyesini verebilir ve bu bana böyle bir hediye oldu.  Devamında da daha çok öğrenip bilgilenerek neler yapabilirim diye düşünerek hareket ettim.

          

      -   Diksiyonunuza bayıldım. Tiyatro oyunculuğunda diksiyon ne kadar önemli?

          Tiyatroda en üst seviyede diksiyonun olmasına gerek yok. Çünkü bazen öyle replikler oluyor ki daha şiveli, daha bir kültüre özgü konuşman gerekiyor. Özellikle bizim tarz komedi oyunlarında çok önemli değil. Benim için bir komedi oyununda kişinin olduğu gibi oynaması diksiyondan daha                önemli. O doğallığı yakalıyorsan bir problem olacağını düşünmüyorum.

           " BİZİM MESLEĞİMİZ,ÇOK ACAYİP BİR MESLEK"

      -   'Komik insanlar hep daha zekidir.' diye bir anlayış var. Mizah duygusu yüksek olan kişiler gerçekten daha zeki mi oluyor, bu düşünceye katılıyor musunuz?

          Komik olupta hiç zeki olmayan tanıdıklarım olduğu gibi komik olmayıp çok zeki olanları da var. Mizah;size beklediğinizin dışında bir şey sunmak ve göstermek. Sizi ansızın yakalamak. Yoksa insanlar niye gülsün ki. Siz onları şaşırttığınız için gülüyorlar. Onun için elbette belli bir seviyede                  zeka gerekiyordur. Ve bence bizim mesleğimiz çok acayip bir meslek . Çünkü normalde olmayan insanları hayali karakter olarak tasarlayıp "Bu hayali karakterler yaşasaydı ne yapardı?" sorularının cevaplarını bularak yazıyorsunuz. Bence bu çok zekice. Öte yandan bu işi yapmayıp mizahla              uğraşmadan çok daha zeki olan insanlar tabii ki var.

          

           "BUGÜN SEVDİĞİMİ YARIN SEVMEM, BELLİ OLMAZ"

      -   Özel hayatınızdan da bahsedelim biraz. Günlük yaşantınızda nasıl birisisiniz. Örneğin en yakın arkadaşınıza sizi soracak olsak nasıl tanımlardı?

          Hayata her zaman pozitif bakmaya çalışıyorum. Onun dışında elimden geldiği kadarıyla herkese yardım etmeye çalışıyorum, böylelikle kendimi daha huzurlu hissediyorum.Çok üretkenim,her an her yerde üretebilirim.En yakın arkadaşımda herhalde " Günü gününe uymuyor, çok değişken biri"            diyebilirdi. Çünkü beni bugun heyecanladıran yarın heyecanlandırmayabilir ya da bugun çok sevdiğim bir şeyi yarın sevmeyebilirim.

          

      -   Bugune kadar hayata geçirdiğiniz projeler arasında içinize en çok sinen ve en keyifle yaptığınız hangisiydi?

           ‘Türk Müsün Canım’ kitabı beni çok mutlu etti. Çünkü okuyucularımdan da inanılmaz geri dönüşler aldım. Tiyatro olarakta ‘Seninle Evlenir Miyim’ oyunu var. O da bizi tiyatro tarihinin içine sokan bir oyun oldu. Bir de 'Etik Alkolü' örnek verebilirim. Çünkü edebiyat ve mizah ilşkisinin esas                       alındığı bir oyun ve bende bu ikiliye hayranım.O yüzden çok severek sergilediğim ve sergilemeye devam edeceğim bir oyun.

           " ÇALIŞIRKEN EĞLENEBİLİYORUZ."

      -   Sizce çalışmak mı eğlenmek mi? Sizin hayatınızda en çok hangisi ön planda?                                                                                                                                                                                                                                                                                                            Elbette eğlence. Eğlenmezsek zaten bu işi yapamayız. Bizim işin böyle güzel bir yanı var. Muhakkak ki sınırsızca eğlenmen lazım. Oyunu yazarken, sahnedeyken… Eğlendiğin zaman zaten seyirciye bir şekilde yansıyor. Eğlenmiyorsan da yaptığın işin bir ehemmiyeti yok. Mesleğimizin en              büyük avantajının bu yönü olduğunu söyleyebilirim.Çalışırken eğlenebiliyoruz.   

          "AŞKIMI ÇOK DERİN YAŞARIM."                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               -   Aşk hayatınız var mı? Bir ilişkide aradığınız özellikler nedir?

          Aşk  bence karşılıklı bir yanlış anlaşılma. İlk gördüğünde çok beğeniyorsun, aşkıyla yanıp tutuşuyorsun ama bir süre geçtikten sonra diyorsun ki "Bu insan mıydı?" diyorsun.Bir nevi hayal kırıklığı... Onun dışında aşkı çok derin yaşayabiliyorsun. Bende aşkı çok derin yaşıyorum ama çok uzun            sürmüyor bu seferde. Benim için güzellikten öte ilişkide önemli olan insanların birbiryle karşılıklı paylaşımda bulunması. Zaten kadın-erkek için güzelin çok rahat bulunabileceği bir dönemdeyiz.

          

          "ALKOLÜN TEMA ALINDIĞI TEK VE SIRADIŞI BİR OYUN"

       -  Etik Alkol adlı oyununuzla ilgili düşünceleriniz nedir  ve oyunu hiç izlememiş olan tiyatro severlere oyununuz ile ilgili ne söylersiniz?                                                                                                                                                                                                        Etik Alkol, kafası iyi bir komedi. Birazda içimizde bulunduğumuz toplumdan dolayı kafaları ileriye alan bir komedi.  Etik alkol, insanları anarken sadace onların adlarını söyleyip hikayeleri anlatmıyor. Hikayeleri sürükleyerek ve birleştirerek , en nihayetinde insanların hafif sarhoşlukla                            ayrılmalarını  planladığımız bir oyundu. Şu ana kadar da hep güzel dönütler aldık. Ve dünyanın bir çok yerine baktığınızda bu tarz bir oyun yok. Alkolle ilgili, alkolün işlendiği bir oyun zaten yok. Bu açıdan da tek olması sbebiyle insanların seyretmesini isterim.                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                              

      -   Sahnedeyken kurallara aykırı yaşanan bir durumdan bahsetmiştiniz.Sizin hiç günlük yaşantınızda kurallara aykırı davrandığınız zaman oluyor mu? Var mı bir anınız?

          Bir kere kurallara uymamayı çok seviyorum. Özellikle okul yıllarında bununla ilgili çok anım olmuştur. Oyunlarımın da bu anlamda biraz risk aldığımı söyleyebilirim. Oyunlarımı yazarken ve yönetirken de mümkün olduğunca kurallara uymamaya çalışıyorum. Ve bunu yaparken de hem iktidara              hem de muhalefete yapmak zorundayım. Hayatım kuralların dışına çıkmak gayreti içinde geçiyor diyebilirim. 

          

          "İÇİMDEN ÇOK GÜLÜYORUM."

      -   Mizah anlayışı bu kadar yoğun olan birinin eminim ki yaptığı bazı esprilerin anlaşılmadığı zaman oluyordur. O sırada içinizden ne geçiriyorsunuz, çok merak ediyorum.

          Yani seyirci öyle değerli ki , ama çok acayip. Bugun kahkahalar atan setirci ile yarın gelecek olan seyirci aynı değil. Aynı yerde gülüp aynı yerde tepki vermiyorlar. Bu soruya vereceğim en güzel cevap ise içimden çok gülüyorum ben.Bir gülme geliyor içimden ve toparlanamadığım çok                        oluyor. Çünkü gerçekten çok komik bir durum. İnsanın gülünecek diye bir şey anlatması, …

      -   Tiyatro dışında neler yapmaktan hoşlanırsınız?                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                              Fenerbahçe taraftarıyım. Fenerbahçe ile ilgilenmeyi çok seviyorum. Gezmeyi çok seviyorum. Riske girmek.. 

      -   Aldığınız en büyük risk nedir?

          Ben devamlı risk alıyorum. Günlük hayatta da yaptığım işte de hep risk alıyorum. Günlük hayatta yapılmaması gereken tehlikeli bir spor oluyor, onu da yapmaktan zevk alıyorum. Risk almak, benim hobilerimden biri.

           "8 ARALIK'TA 'NEREYE' OYUNUM, ESKİŞEHİR ZÜBEYDE HANIM KÜLTÜR MERKEZİ'NDE "

      -   Önümüzdeki dönemlerde nasıl projelerinizle karşılaşacağız?

          İşte bu ‘Nereye’ oyununu çok heyecanlı bir şekilde bekliyorum. Politik komedi olan ‘Nereye’oyunum başlayacak. Eskişehirde 8 aralıkta sergilenecek. Çok güzel tepkiler alacağımıza eminiz.

          

Yorumlar (0)
Ayın Anketi Tümü
Yeni Yıl'da Hangi Kararları Alıyorsun?
Yeni Yıl'da Hangi Kararları Alıyorsun?
10
açık