İnsülin direnci olanlara beslenme uyarısı “Akşam 19’dan sonra bir şey yemeyin”

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Hayati Yavuz, toplumda çok yaygın görülen insülin direnciyle ilgili “Yumurta, zeytin, ceviz ve beyaz peynir gibi yiyeceklerin bulunduğu sağlıklı ve doyurucu bir kahvaltıyla güne başlayın. Aralarda sık atıştırmalar yapmayın. Akşam 19’dan sonra bir şey yemeyin. Mutlaka hareket ve egzersiz yapın” uyarısında bulundu.

SAĞLIK & SPOR 14.09.2023, 14:55 14.09.2023, 15:41 Muhabir
İnsülin direnci olanlara beslenme uyarısı “Akşam 19’dan sonra bir şey yemeyin”

Acıbadem Eskişehir Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Hayati Yavuz, her üç kişiden birinde rastlanan ve obezite, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol ve tip 2 diyabet gibi ciddi tıbbi sorunlara yol açabilen insülin direnci hakkında önemli bilgiler verdi. İnsülinin, pankreas tarafından salgılanan, kandaki şekerin karaciğer, kas ve yağ dokularına aktarılarak yakılması veya depolanması ile kontrol edilmesinden sorumlu olduğunu belirten Dr. Yavuz, bu mekanizmanın bozulmasıyla kanda yüksek insülin düzeyine rağmen, şekerin enerjiye dönüşemediğini, yüksek seyrettiğini ve bunun sonucunda metabolik sendrom ve diyabet gelişimine zemin hazırladığını söyledi. Dr. Yavuz, insülin direnci belirtilerini “Koltukaltı, kasık ve boyun bölgesinde renk koyulaşması; yemekten sonra uyku basması; kilo alma, kilo vermede zorluk; acıkınca ellerde titreme, terleme, baygınlık hissi; sabahları yorgun kalkma, enerji düşüklüğü; adet düzensizliği, tüylenme, bel çevresinin genişlemesi ile karaciğer yağlanması, soğuk terleme, üşüme, tatlı isteği, sık acıkma” olarak sıraladı.

Hareketsiz bir hayat da insülin direncine yol açabilir


Hareketsiz bir yaşam tarzı ve kalorili beslenme gibi etkenlerin de insülin direncine yol açabileceğine değinen Dr. Yavuz, insülin direncine yol açan temel nedenlerin “Aşırı kilo, hareketsizlik, fiziksel aktivite azlığı; diyabet, vitamin D eksikliği, hipertansiyon, hiperlipidemi; PCO (Polikistik over sendromu); steroid, bazı tansiyon ve psikiyatrik ilaçlar ile yüksek karbonhidratlı ve yüksek glisemik indeksli besin tüketimi olduğunu söyledi. 

Tedavi edilmezse insülin direncinin çok ciddi sağlık sorunlarına neden olacağına dikkat çeken Dr. Yavuz, bu sorunların “kalp damar hastalıkları, polikistik over, diyabet, metabolik sendrom, trombozkolesterol, hipertansiyon, ateroskleroz (damar sertliği), inme, göz hastalıkları, alzheimer, böbrek hastalıkları, kanser, kas krampları olduğunu ifade etti. Tedavinin temel şartlarının sağlıklı beslenme alışkanlıkları edinmek ve düzenli egzersiz olduğunu vurgulayan Dr. Yavuz, kortizol ve glukagon salgılanmasına neden olan stres kontrolünün önemine işaret etti.

Et, bulgur, sebze, peynir, kuruyemiş faydalı 


Tedavide oral anti diyabetiklerin kullanıldığını belirten Dr. Yavuz beslenme düzeninde uyulması gereken en önemli prensipleri şöyle dile getirdi: “Yüksek glisemik indeksli besinlerden; her türlü tahıl unu ve bunlardan üretilen ekmek, börek, makarna, poğaça gibi gıdalardan; şeker ve şeker içeren gıdalardan; patates, pirinç, karpuz, kavun, incir, üzüm gibi meyve sebzelerden, sucuk, salam, sosis vs. gibi işlenmiş etlerden; gazlı ve şekerli içecekler, meyve suları, alkol; margarin, mısır özü yağı, öğütülmüş tahıllardan kaçının. Güne mutlaka içeriğinde yumurta, zeytin, ceviz, badem ve beyaz peynir gibi yiyeceklerin olduğu protein ağırlıklı bir kahvaltıyla başlayın. Aralarda sık atıştırmalar yapmayın. Zira sık yapılan atıştırmalar insülin salınımına neden olup vücudu kısır döngüye sokabiliyor. Akşam 19.00’dan sonra bir şey yemeyin. Mutlaka hareket ve egzersiz yapın.”

Dr. Yavuz tercih edilmesi gereken gıdaların ise “Et günde 2 kez, bulgur, karabuğday, siyez salatası, günde 1 kez meyve, sınırsız sebze, beyaz peynir, zeytin bolca, soğuk sıkım zeytinyağı, sağlıklı yağlar, baklagiller, kuruyemiş” olduğunu vurguladı.


Yorumlar (0)
Ayın Anketi Tümü
Yeni Yıl'da Hangi Kararları Alıyorsun?
Yeni Yıl'da Hangi Kararları Alıyorsun?
10
açık