Her şey yaratıcı bir fikirle başlar “Merve & Deniz Bayram”

Gün geçtikçe sadece düşünmenin yetmediği, fikir aşamasından sonra harekete geçmenin ve yol almanın ne denli önemli olduğunu ve her başarılı işin yaratıcı düşünmeden ve inovasyondan oluştuğunu her seferinde biraz daha tecrübe ediyoruz. Anadolu Grubu’nun iki yıl önce başlattığı ve bu yıl 45 üniversiteden toplam 286 proje önerisi geldiği Bi-Fikir KAP’ta Anadolu Üniversitesi öğrencileri Merve Bayram ve Deniz Bayram, “Alışveriş Fişi Geri Dönüşümü” projesi ile finalde üçüncülük derecesi alarak önemli bir başarıya imza attılar. Yenilikçi ve yaratıcı fikirlerini hayata geçirme hedefiyle projelerini ödülle taçlandıran ikiz kardeşler Merve ve Deniz ile kendileri gibi genç inovatif gençlere ışık olabilecek bir söyleşi gerçekleştirdik.

EĞİTİM 10.07.2021, 22:53 10.07.2021, 23:02
Her şey yaratıcı bir fikirle başlar  “Merve & Deniz Bayram”

Bazen doğruyu yanlışı ayırt edemezsin hataya düşecek gibi olursun fakat tüm konuya hâkim, seni senden daha çok kollayan, her zaman yanında olan biri olduğunu hatırlarsın. Bu yüzden çok hataya düşmedik ve yalnız kalmadık, ikiz olduğumuz için çok şanslıyız.

İlk olarak sizleri tanıyabilir miyiz?


Biz; Eskişehir’de doğmuş, okumuş, büyümüş ikiz kardeşiz. Öğrenim hayatımıza Eskişehir’de devam ettiğimiz sürede; Merve, Anadolu Üniversitesi’nde ben ise Osmangazi Üniversitesi’nde etkinlikler düzenleyerek alanında uzmanlaşmış kişileri okulumuza davet edip tüm öğrenci arkadaşlarımıza tecrübelerini aktarmalarını ve birebir iletişim kurmalarını sağladık. TEGV, HABİTAT, ESGİAD, TÜGİK gibi sivil toplum kuruluşlarında gönüllü eğitmenlik ve öğrenci temsilcilikleri yaptık. Yaz dönemlerinde farklı kurum ve departmanlarda yaptığımız stajlarla da kurumsal hayatı deneyimleme fırsatı elde ettik. Bu sayede kendimizi her yönden desteklemiş olduk. Tabi ki Eskişehir’de kalarak sadece okulda gördüğümüz eğitimle devam etmedik, kendimizi geliştirebilmek adına farklı şehirlerde, farklı okullarda düzenlenen eğitimlere ve seminerlere katılım gösterdik. Haftanın 4 günü Eskişehir’deysek diğer 3 günü mutlaka başka bir il de olmuşuzdur.

Her şey eğitim değil tabii ki...

Biz ikizimle gezmeyi de çok severiz. Eğitimler bize yetkinlik kazandırırken tanıştığımız insanlar sayesinde de network ağımız genişledi. İkiz olmanın faydasını bu zamanlarda çok gördük. Bazen doğruyu yanlışı ayırt edemezsin hataya düşecek gibi olursun fakat tüm konuya hâkim, seni senden daha çok kollayan, her zaman yanında olan biri olduğunu hatırlarsın. Bu yüzden çok hataya düşmedik ve yalnız kalmadık, ikiz olduğumuz için çok şanslıyız.

25 yaşındayız daha yolun başındayız fakat kariyerimizi hangi yönde ilerletmek istediğimize karar vermemiz gerekiyor. Kurumsal hayatta çalışmanın bize göre olmadığını ve enerjimizi bir plaza içine sığdıramayacağımızı biliyorduk. Bu yüzden enerjimizi doğamıza ve çevreye fayda sağlayacak şekilde harcamaya karar verdik. Kafamızda oluşan bu fikrimizi ise sürdürülebilir bir iş planında detaylandırdık. Bu sosyal girişimimizi kurma yolunda adımlar atmak istiyoruz.

Bi-Fikir Kap’taki projenizden bahseder misiniz?


Bi-Fikir KAP yarışması Anadolu Holding’in Türkiye genelinde üniversite öğrencilerine yönelik düzenlediği bir fikir yarışmasıdır. Bizim fikrimiz Alışveriş Fişi Geri Dönüşümüydü. Bu fikrin ortaya çıkış hikayesinden biraz bahsetmek isteriz.

Pandemi koşullarında insanların sadece marketlere gittiği, tüketimin hızla arttığı ve sonucunda ortaya çıkan atık miktarının da aynı oranda arttığı bir dönemdi. Çevredeki atıkların hepsi neredeyse fişlerdi. Kimse fişini almıyor herkes ya çöpe atıyor ya da yere atıyordu. Biz bu duruma nasıl çözüm bulacağımızı düşünürken yerdeki fişleri topladık ve evde el yapım teknikleriyle dönüştürmeye başladık ve sonucunda bir kâğıt elde ettik. O sırada ise sosyal fayda yaratmayı amaçlayan fikirlerin başvuru aldığı Bi-Fikir KAP yarışması ile tanışmış olduk.

Projemiz müşteriyle doğrudan etkileşim sağlayarak, katma değer sunan sürdürülebilir bir sistem tasarımıydı. Nihai ürünümüz için; operasyonel atık olarak nitelendirilen fişleri, çöpe gitmekten kurtaracak bir fiş geri dönüşüm kutusu tasarladık. Belirlediğimiz pilot marketlere gidip kutumuzun konumlandırmasını yaparak tüketici davranışlarını gözlemledik. Tasarımı ve boyutu itibariyle alışagelmedik bir yapıda olduğu için baya ilgi çekmişti. (Okuyucularımızın mutlak denk geldiğini düşünüyorum.) Ve bu sayede yüksek oranda fiş atığı elde etmiştik. Daha sonra toplanan fişlerin geri dönüştürülüp ürün haline gelebilmesi için bir ortam gerekiyordu. Tepebaşı Belediyesinde bulunan ‘Sukurusu Geri Dönüşüm Atölyesi’ne giderek geleneksel el yapım yöntemleriyle defterler ürettik. Ürettiğimiz ürünlerin yine kendi tasarladığımız raflara yerleştirmesini yaparak daha önce belirlediğimiz markete giderek rafımızı yerleştirdik. Ürünlerimiz yapısı ve dokusu sebebiyle büyük ilgi görmüştü. Doğa dostu defterlerimizin satışlarından elde edilen gelirler ise eğitim desteği bekleyen çocuklarımıza umut olmuştu. Ve tüketiciler böylelikle fişini geleceğe dönüştürmüş oldu.

Her şeyden önce Türkiye genelinde düzenlenen yarışmada toplamda 468 proje arasından sıyrılarak finale kadar yükselmeyi başarmak ve Eskişehir’imize böyle bir başarıyla dönmek bizi çok gururlandırdı.


Bu projede üçüncülükle derecelendirildiniz, bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Her şeyden önce Türkiye genelinde düzenlenen yarışmada toplamda 468 proje arasından sıyrılarak finale kadar yükselmeyi başarmak ve Eskişehir’imize böyle bir başarıyla dönmek bizi çok gururlandırdı. Çok fazla çalıştık elimizden geleni değil hep fazlasını yaptık ve emeklerimizin karşılığını aldık. Birinci olamadık ama sosyal fayda yaratan projemizle gönüllerin birincisi olmuştuk.

Sosyal girişimciliğin her gün daha çok önem kazandığı dünyamızda değer yaratan projelere öncelik verilmesi bizi umutlandırıyor. Umarız ki gelecek nesiller girişimlerini sürdürülebilirlik amaçlarına uygun temellerle inşa ederek toplumsal farkındalığı arttırırlar. Bu dünya hepimizin.

Umarız ki gelecek nesiller girişimlerini sürdürülebilirlik amaçlarına uygun temellerle inşa ederek toplumsal farkındalığı arttırırlar. Bu dünya hepimizin.


Projeye hazırlanma süreciniz nasıl geçti? Süreç boyunca destekçileriniz oldu mu?


Proje çalışmalarımızın tam pandemi dönemine denk gelmesi bizi baya zorlamıştı. O zamanlar herkes markete gidiyordu ki hala öyle çok kalabalık oluyordu ve çok yoruluyorduk. Hatta tam pes edecek gibi olmuşken bir güneş ışığı gülümsedi bize... Sukurusu markası kurucusu Güneş Hanım bize her anlamda destek vererek en büyük güç kaynağımız oldu. Evet yarışmadan bir ödül aldık ama bizim için en büyük ödül Güneş Hanım oldu.

Bu güce vesile olan çok değerli hocam Anadolu Üniversitesi Dekan Yardımcısı Aslı Geylan’dır. Proje araştırmaları sırasında kendisine uğradık ve projemizden bahsettik. Bizi tebrik etti ve masasından duran atık kağıtlardan yapılmış bir kitap ayracını verdi. Bu ayraçlar ise Sukurusu Geri Dönüşüm Atölyesi’nde üretilmişti. O ayraç bizim dönüm noktamız olmuştu. Buradan Aslı hocamıza selam olsun. Şirket tarafında da her zaman bize moral veren Anadolu Grubu İnsan Kaynakları direktörü Kübra Hanım, ajans tarafında projemizin eleştirildiği mentörümüz Ezgi Hanım ve Migros tarafında eşleştiğimiz mentörümüz Migros Ürün Güvenliği ve Çevre Yönetim Birimi Müdürü Serpil Hanım‘a sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz, bize olan inançları bizi hep motive etti. Proje döneminde karşılaştığımız, bize yardımları dokunan tüm insanların kadın olması bence bizim başarımızın en güzel yanıydı. Pek tabi annemizde... Tam anlamıyla Wonder Women olmuştuk.

İki kişi daha var buraya ayrı parantez açmak istedim. Onlar bir Superman; her zaman arkamızda dağ gibi durarak, hiç ses çıkarmadan bizim nazımızı çektiler. Ayrıca tüm lojistik hizmetlerimizi sağlayarak ayağımızı yerden kestiler. Canım babamız ve abimiz iyi ki varsınız…


Tekrar bu şekilde yaratıcı projeler yapacağınız yarışmalara katılmayı düşünüyor musunuz?


Tabii ki düşünüyoruz. Projemiz doğrultusunda, sosyal girişimlere önem ve öncelik veren programlara katılmaya devam edeceğiz. Farklı platformlarda bulunmak ve yarışmalara katılıp bir başarı elde etmek projemize hem güç katacak hem de etki alanımızı genişletmemizi sağlayacaktır. Diğer yandan da atölyemizi kurmak, gerekli olan fon ihtiyacı için yatırımcı buluşmaları da yapmaktayız. Biz, bu yarışma sayesinde yaratacağımız faydayı keşfettik, sizde alışılmış davranışlar için keşfedilmemiş faydayı feda etmeyin.

Ekolojik farkındalığın her gün daha çok önem kazandığı yeni dünya düzeninde, çevre bilincini aşılamak; katma değer yaratan ürünlerimiz ile sosyal etki yaymak bizim amacımızdır. 


Bundan sonraki dönemde hedefleriniz nelerdir?


Ekolojik farkındalığın her gün daha çok önem kazandığı yeni dünya düzeninde, çevre bilincini aşılamak; katma değer yaratan ürünlerimiz ile sosyal etki yaymak bizim amacımızdır. Bu amaç doğrultusunda kullanıcı deneyimini; yaparak-yaşayarak öğrenme ve sürdürülebilirliğe aktif katılım ile sağlayarak uzun vadede kültürel bir ekolojik bilinç oluşturmayı hedefliyoruz.

Küresel önem taşıyan bu konuya geri dönüşüm teknikleri ve uygulamaları ile dikkat çekebilecek hem etkinlikler aracılığıyla doğrudan marka-müşteri etkileşimi sağlayabileceğimiz hem de niş ürünlerin tasarlanıp üretildiği bir Atölye kurmak istiyoruz.

Proje döneminden bu zamana kadar geçen sürede; kâğıt üretimi ve teknikleri, ürün tasarımı ve üretim süreçleri konusunda iş planımıza destek olacak bir profesyonelle birlikte çalışmaya başladık. Bu doğrultuda farklı iş kollarındaki temaslarımızla ürün üretimi için sipariş görüşmelerine hız verdik. Biz istiyoruz ki bu geri dönüşümlü kağıtları herkes kullansın ve girişimimize destek olsun...

Yorumlar (0)
Ayın Anketi Tümü
Yeni Yıl'da Hangi Kararları Alıyorsun?
Yeni Yıl'da Hangi Kararları Alıyorsun?
10
açık